Trump Yönetiminin Tartışmalı Kararları ve Orta Doğu Üzerindeki Etkileri
ABD Başkanı Donald Trump, Orta Doğu'ya dair tartışmalı kararlarla ikinci dönemine başladı. Biden dönemindeki yaptırımları iptal ederken, Filistin davasını etkileyecek ekonomik önerilere odaklanıyor.
ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'daki ikinci dönemine hızlı bir başlangıç yaparak, ilk günlerinde tartışmalı bir dizi karara imza attı.
Bu kararlar arasında Orta Doğu'ya dair önemli adımlar da bulunuyor. Biden yönetiminin Batı Şeria'da güvenliği zedeleyen, Filistinlilere şiddet uygulayan ve topraklarını gasbeden aşırılık yanlısı Yahudi yerleşimcilere yönelik aldığı yaptırım kararını Trump iptal etti.
Trump'ın bu adımı, İsrailli fanatik liderler Itamar Ben-Gvir ve Bezalel Smotrich tarafından memnuniyetle karşılandı. İlk başkanlık döneminde Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan Trump, İsrail yanlısı tavrında bir değişiklik yapmadı.
Ayrıca Trump, Filistin davasının tasfiyesini amaçlayan "Yüzyılın Anlaşması" planına odaklanmayı sürdürüyor. Bu plana göre, Filistinlilere davalarından vazgeçmeleri için ekonomik kazançlar önerilmektedir.
Yüzyılın Anlaşması kapsamında, Haziran 2019'da Bahreyn'de "Refah İçin Barış" adlı bir çalıştay düzenlendi ve Filistin'e yardımlar konuşuldu. Trump'ın damadı Jared Kushner, bu çalıştayın açılışında söz aldı.
Trump, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne açtığı savaşı 471 gün sonra durdurarak bölgenin yeniden inşasına da ekonomik bir gözle bakıyor. Gazze'nin konumunu ve potansiyelini övdü, burada yapılabilecek "fantastik şeyleri" vurguladı.
İsrailli gazeteci Ron Ben-Yishai, Netanyahu'nun Gazze'yi İsrail kontrolünde "Singapur gibi bir yere" dönüştürmeyi planladığını yazmıştı. Trump da bu dönüşüm sırasında lüks villalar ve alışveriş merkezleri inşa edilirse Filistinlilerin işgale karşı direnişlerini bırakacaklarını düşünüyor.
Trump'ın Suudi Arabistan hakkındaki açıklamaları da benzer bir ekonomik hedefle ilgili. Riyad'ın ABD'den silah alması durumunda ilk yurt dışı gezisini Suudi Arabistan'a yapabileceğini belirtti ve Prens Muhammed bin Selman'dan yüksek yatırım taahhüdü istedi.
Suudi Arabistan'ın bütçe açığı ile ilgili endişeler devam etmekte ve Trump'ın beklentileri de bu doğrultuda artıyor. Körfez ülkelerini "sağılacak inek" olarak gördüğü düşünülüyor.